Hürmüz Boğazı, son zamanlarda petrol tankerlerine yönelik saldırılarla uluslararası kamuoyunun gündemine geliyor. İran, ABD ile yaşadığı gerilimlerde sık sık Hürmüz Boğazı’nı kapatmakla tehdit ediyor. ABD ise buna karşılık askeri müdahale seçeneği dahil her türlü seçeneği kullanarak cevap vereceğini söylüyor. Peki, Hürmüz Boğazı neden bu kadar önemli?
Hürmüz Boğazı nerede?
Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi ile Umman Körfezi arasında bir bağlantı noktası oluşturuyor. En dar noktasında genişliği 33 kilometreye ulaşıyor. Her iki yöndeki nakliye yolları ise 3 kilometre genişliğinde.
Hürmüz Boğazı, dünya petrol ticaretinde kritik bir konumda yer alıyor. Günde yaklaşık 18 milyon varil petrol taşınan Hürmüz Boğazı, deniz yollarındaki petrol taşımacılığında ilk sırada yer alıyor. Bu rakam, deniz yoluyla yapılan petrol taşımacılığının yüzde 40’ına tekabül ediyor.
İran, Suudi Arabistan, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar bu boğaz aracılığıyla petrolünü ihraç ediyor. Dünyadaki petrol ihracatının altıda biri bu boğaz aracılığıyla gerçekleştiriliyor.
Dünyadaki sıvılaştırılmış doğalgazın (LNG) ise üçte biri bu boğaz aracılığıyla taşınıyor. Bu bakımdan dünyadaki en büyük sıvılaştırılmış doğalgaz ihracatçısı konumunda olan Katar için büyük önem taşıyor.
Hürmüz Boğazı’nın alternatifi var mı?
Boğaz, Körfez’den çıkarılan petrolün dünyadaki diğer ülkelere ulaştırılmasında tek yol olması bakımından stratejik bir öneme sahip. Bu sebeple Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Hürmüz Boğazı’na olan bağımlılığı azaltmak için daha fazla petrol boru hattı inşa edilmesini öneriyor.
Bölgede daha önceki yıllarda da petrol tankerlerine yönelik saldırılar görüldü.
1980 yılında başlayan ve sekiz yıl boyunca devam eden İran-Irak savaşı sırasında iki ülke birbirlerinin petrol ihracatını engellemek için çeşitli saldırılar düzenlemiş ve bu yaşananlar tarihe ‘Tanker Savaşı’ olarak geçmişti.
2010 yılında Japonya’ya ait bir petrol tankerine El Kaide ile bağlantılı bir grup tarafından saldırı yapıldı.
2012 yılında İran, ABD ve Avrupa’nın petrol satışlarını hedefleyen yaptırımlarına misilleme olarak Hürmüz Boğaz’nı kapatmakla tehdit etti.
ABD Başkanı Donald Trump, 2015 yılında imzalanan nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekildiğini duyurdu. Ardından da İran’ın petrol dahil bazı sektörlerine yönelik yaptırımları yürürlüğe koydu. Geçtiğimiz Mayıs ayında ise İran’dan petrol ihraç eden sekiz ülkeye tanıdığı muafiyeti kaldırdı.
Bu, İran’ın petrol ihracatına yönelik büyük bir darbeydi. İran Genelkurmay Başkanı Muhammed Bakıri, “Eğer bizim petrolümüz bu boğazdan geçmeyecekse, kimseninki geçmeyecek” dedi.
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ise “ABD, İran’ın petrol ihracatını engellemeye çalışırsa Basra Körfezi’nde hiçbir şekilde petrol ticareti yapamaz” dedi.
Mayıs ayında Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) kıyısında ikisi Suudi Arabistan’a ait dört petrol tankerine saldırı düzenlendi. Haziran ayında ise Umman Körfezi’nde iki petrol tankerine saldırı düzenlendi.
ABD için stratejik önemi nedir?
Boğazın ABD için olan stratejik önemi geçmişe dayanıyor. 1980 yılında gerçekleşen İran İslam Devrimi’nin ardından ABD Başkanı Carter, Kongrede yaptığı konuşmada, “Basra Körfezi’nde denetimi ele geçirmek maksadıyla herhangi bir yabancı güç tarafından yapılacak müdahale, ABD’nin yaşamsal çıkarlarına yönelik bir saldırı olarak değerlendirilecek ve buna karşı askeri güç dahil olmak üzere her türlü şekilde karşı konacak” demişti. Carter, o dönem her ne kadar Sovyetler Birliği’ni hedef almışsa da aynı zamanda İran gibi ‘küçük tehditleri’ sindirmeyi de göze almaktadır.
Dolayısıyla karşısındaki aktörler değişse de Hürmüz Boğazı ABD’nin büyük önem verdiği bir geçiş noktası.
ABD, bölgedeki enerji güvenliğini Bahreyn’deki Beşinci Filo ve Katar’daki Al-Udeid Hava Üssü ile sağlamaktadır.
Kaynakça
Why is the Strait of Hormuz so strategically important? , Al Jazeera
DEMİR Ali, “İran’ın Basra Körfezi’ni Bloke İhtimali ve Hürmüz Boğazı’ndan Geçişlerin Uluslararası Hukuk Açısından Analizi”, Savunma Bilimleri Dergisi, S:1, (2014)
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.