Rıza Tevfik Bölükbaşı kimdir? İşte Rıza Tevfik Bölükbaşı’nın hayatı.
Rıza Tevfik Bölükbaşı, 7 Ocak 1869 tarihinde (günümüzde Bulgaristan sınırları içinde kalan) Cisr-i Mustafapaşa’da dünyaya geldi. Babası bir dönem kaymakam olarak görev yapmış Hoca Mehmet Tevfik Efendi, annesi ise Münire Hanım’dır.
Eğitim hayatı
Babasının emekli olmasının ardından İstanbul’a yerleştiler. Öğrenim hayatına, babasının da görev yaptığı bir Yahudi okulunda başladı. Burada, İbranice ve Fransızca öğrendi. Babasının savcı yardımcısı olarak ataması çıkınca İzmit’e yerleştiler. Ancak annesinin vefat etmesi üzerine tekrardan İstanbul’a döndüler.
Babası Gelibolulu bir ailenin kızı Şakire Hanım ile evlendi. Eğitimine Gelibolu’daki bir Ermeni okulunda devam etti. Buradaki eğitimini tamamladıktan sonra 1882 yılında Mekteb-i Sultani’ye kaydoldu. Sık sık okuldan kaçması üzerine babası okuldan aldı ve Gelibolu Rüştiyesi’ne yazdırdı. Bu okulu birincilikle bitiren Rıza Tevfik Bölükbaşı, Mülkiye Mektebi‘ne girdi. Burada öğrenimini sürdürdüğü sırada önce babasını kaybetti, ardından da ihtilalci olmakla suçlanarak okuldan atıldı. O da eğitimini sürdürebilmek için Mekteb-i Tıbbiye‘ye girdi. Aslında doktorluk mesleğine ilgisi yoktu.
Mekteb-i Tıbbiye’deki eğitimi sırasında siyasi faaliyetlerde bulundu. Bir ara yaptığı ateşli konuşmalardan dolayı hapse bile girdi.
1896 yılında Ayşe Sıdıka Hanım ile evlendi. Bu evliliğinden üç çocuğu dünyaya geldi.
Mezuniyetinin ardından çeşitli kurumlarda doktor olarak görev yaptı. 1903 yılında eşini kaybetti. Ertesi yıl Nazlı Hanım ile evlendi. Bu evliliğinden ise iki çocuğu dünyaya geldi.
Siyasete girişi
1907 yılında İttihat ve Terakki Cemiyeti‘ne katıldı. Ertesi yıl ilan edilen İkinci Meşrutiyet sırasında, halka arasında dolaşarak meşrutiyeti öven konuşmalar yaptı. Edirne Mebusu seçilerek Osmanlı parlamentosuna girdi.
Bir süre sonra İttihat ve Terakki Fırkası‘ndan istifa ederek Hürriyet ve İtilaf Fırkası‘na girdi.
Bir süre politikadan uzak bir yaşam geçiren Rıza Tevfik Bölükbaşı, felsefe ve edebiyat dersleri verdi. Öte yandan çeşitli dergi ve gazetelerde makale yazdı.
Tevfik Fikret, en yakın arkadaşlarından biriydi. Sık sık görüşürlerdi. Tevfik Fikret’in 1915 yılında ölümü üzerine “Fikret’in Necib Ruhuna” adlı şiiri kaleme aldı.
1918 yılında Maarif Nazırlığı‘na getirilerek tekrardan siyasete döndü. Daha sonra Şura-yı Devlet Reisi olarak görev yaptı. Bu dönemde bir yandan Darülfünun‘da ders verdi.
1920 yılında hiç istememesine karşın Sevr Antlaşması‘nı imzalayan heyette yer aldı. Öğrencilerinin tepki göstermesi üzerine Darülfunun’dan istifa etmek zorunda kaldı.
8 Kasım 1922 tarihinde yurdu terk etti. TBMM tarafından ilan edilen yüzellilikler listesinde onun da ismi yer aldı.
Af çıkmasının ardından 1943 yılında yurda döndü. 1949 yılında vefat etti.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.