Uzun bir süredir merakla beklenen S-400 hava savunma sistemlerinin Türkiye’ye teslimatı başladı. Peki, bundan sonra ne olacak?
Haber Global’de yayınlanan ‘Neden?’ programının konuğu olan Dr. Naim Babüroğlu, S-400’lerin teslimatı ve bundan sonra yaşanacaklara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
S-400 hava savunma sisteminin Türkiye için bir ihtiyaç olduğunun altını çizen Babüroğlu, “Çünkü Türkiye’nin alçak ve orta irtifalı hava savunma sistemleri olmasına karşın yüksek irtifalı hava savunma sistemi açığı var. Bunu dünyada ABD, Rusya, Çin ve birkaç Avrupa ülkesi üretiyor. Türkiye, S-400 hava savunma sistemini seçmiştir” dedi.
S-400’ler hem etki açısından hem de maliyet açısından daha uygun
Babüroğlu, S-400’lerin daha ucuz ve etkili olduğunu belirterek, “S-400 2,5 milyar dolarken, Patriot 3,5 milyar dolar. S-400’ün radar menzili 600 kilometre, füze menzili 400 kilometreyken; Patriot’un radar menzili 180 kilometre, füze menzili 80 kilometredir. S-400’ler hem etki açısından hem de maliyet açısından daha uygun” ifadelerini kullandı.
Babüroğlu, “Türkiye’nin, kendi tehdidini bertaraf edecek bir hava savunma şemsiyesi oluşturma ihtiyacı vardır ve bağımsız bir ülke olarak bunu Rusya’dan temin etmeyi seçmiştir” diye konuştu.
“Bundan sonra ne olacak sorusu önemli” diyen Babüroğlu, Türkiye’nin 67 yıldır NATO’nun en önemli ülkelerinden biri olduğunu hatırlatarak, “Güney kanadının savunmasını oluşturan bir ülke ve 67 yıldır da sorumluluğunu yerine getirmiştir. NATO’nun beşinci maddesi var: ‘Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için.’ NATO ve ABD, Rusya’yı birinci tehdit olarak kabul ediyor. Bu bir sır değil. NATO ve ABD, Rusya’yı birinci tehdit olarak kabul ettiğinde, NATO ülkeleri savunma bütçelerini buna göre ayarlıyorlar. Çünkü kuvvet havuzunu oluşturuyorlar” dedi.
Babüroğlu’nun değerlendirmesi şu şekilde devam etti:
“NATO ve ABD diyor ki, ‘Bizim düşman ülke olarak kabul ettiğimiz Rusya’dan NATO üyesi olan önemli bir ülke böyle stratejik düzeyde bir silah sistemi alıyor.’ Peki, Türkiye’nin daha önce Rusya’dan aldığı hiç silah sistemi yok mu? Elbette var; mesela ulaştırma helikopterleri var, BTR-80 zırhlı araç var. Ama bunlar taktik düzeyde olduğu için hiç kimsenin dikkatini çekmez. NATO’ya bir tehdit de oluşturmaz. Ancak böylesi yüksek düzeyde bir savunma sistemi olunca ABD ve NATO diyor ki ‘Bu problem yaratır, yaptırım uygularız.’
Sistemin tam olarak aktif hale gelmesinin Eylül ayını bulacağını tahmin ediyorum. Aktif duruma gelecek mi? ABD ve NATO’nun beklediği kırmızı alarm bu. ABD ve NATO’nun ‘Aktif duruma getirmezseniz yaptırım uygulamayız’ şeklindeki açıklamaları askeri açıdan mantığa uygun değil.”
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.