Ticaret savaşları, 6 Temmuz 2018 tarihinde ABD’nin Çin’den ithal edilen ürünlere ek gümrük vergisi koymasıyla başladı. Peki ticaret savaşları nedir? Nasıl başladı? Hangi ülke daha avantajlı bir konumda? Ne şekilde bir gelişim gösterecek? Tüm bu soruların cevaplarını Ekonomist Atilla Yeşilada, Youtube kanalında yayınladığı bir videoda verdi. İşte Yeşilada’nın açıklamaları:
Ticaret savaşları nedir? Neden başladı?
Ticaret savaşlarının en önemli nedenlerinden biri ülkelerin dış dengelerindeki büyük dengesizliklerdir. Örneğin; ABD çok büyük dış açıklar veriyor. Çin ise çok büyük dış fazla veriyor.
Dış ticaret açığı veren bir ülke aynı zamanda istihdam da kaybediyordur. Çünkü ülkenizde üretmeyip bir şeyi ithal ediyorsanız, üretmediğiniz fabrika kapanır ve o da yurt dışında açılır.
Trump bunları çözeceğim iddiasıyla iktidara geldi. ABD’de çok büyük bir sanayisizleşme yaşandı. Otomobil fabrikaları Meksika’ya gitti. Bilgisayar ve elektronik aletlerin üretimi Asya’ya gitti. Şu anda Çin hemen her şeye hakim oldu. Bugün ABD’de Walmart’a gittiğinizde her şeyi Çin’in yaptığını görüyorsunuz. Trump bunu durdurmaya yemin ederek bütün ithal mallarına gümrük vergisi koymaya karar verdi. Peki Trump’ın geçerli sebepleri var mı?
Avrupa Birliği, Meksika ve Kanada ile olan ihtilaflarına baktığımızda geçerli bir sebebin olmadığını görüyoruz. Bu ülkeler de çeşitli anlaşmalar ya da kendi iç hukukları vasıtasıyla ABD gibi serbest ticaret, emeğe adil ücret koşullarını benimsemiş ülkeler. Dolayısıyla ABD ile arasında ticaret dengesizlikleri varsa bu muhtemelen ABD’nin kendi sorunlarından kaynaklanıyor.
Çin dünya ticaret sistemini maniple etmek isteyen bir ülke. Mesela büyük ölçüde teknoloji çalıyor. Kendi ülkesinde yatırım yapan şirketlerin haklarını gasp ediyor. Tüm önemli pazarlarını yabancılara kapatıyor. Dolayısıyla ABD’nin Çin’le olan sorunların da çok da haksız olduğunu söyleyemem.
Ticaret savaşının bir boyutunda Trump’ın tamamen vahşi, önce ABD gelir iç güdüsünden kaynaklanan sıkıntılar varken; öteki boyutunda ise ABD’nin haklı şikayetlerini duyuyoruz.
Hangi ülkenin dayanma gücü daha fazla?
Ticaret savaşlarında kim karlı kim zararlı çıkar tartışmasından önce kimin daha fazla dayanma gücü var diye bakarsak; ABD’nin var. Bugün ABD’de tüm Çin mallarına gümrük vergisi koymak enflasyonu yükseltir. Ama ABD bunu kendi de üretebilir ya da başka yerlerden alabilir. ABD’nin zaten enflasyon sorunu var ve enflasyonun yükselmesi onları çok rahtsız etmez.
Çin, ABD’ye ihracat yapmazsa ekonomisi çöker. Dolayısıyla çok fazla dayanma gücü yok.
Demokratlar kazanırsa Trump’ı frenlerler
ABD’de kongre seçimleri var. Senatonun üçte biri, kongrenin ise tamamı yenilenecek. Trump’ın rakipleri olan demokratlar önde gidiyor. Trump kaybetmemek için her şeyi yapacak. Kendi seçmenine ticaret savaşları söylemi cazip geliyor, bu arada Türkiye’ye karşı söylemi de cazip geliyor. Ticaret savaşları söylemini ayyuka çıkartacak.
En azından Kasım ayına kadar bu işin çok daha kötüye gideceğini, ticaret savaşlarının gerek ekonomik gerekse de psikolojik etkilerinin tüm dünyada hissedileceğini göz önünde bulundurmalıyız.
Demokratlar, şu anda anketlerin gösterdiği gibi senato ve kongrede çoğunluğu ele geçirirlerse muhtemelen Trump’ı frenleyeceklerdir. 2019 yılında ticaret savaşlarının gündemden çıkacağını ya da uzlaşmayla çözüleceğini düşünüyorum.
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.