Trump’tan Suriye’de güvenli bölge açıklaması: Ne anlama geliyor?

ABD Başkanı Donald Trump’ın geçtiğimiz gün Twitter’dan yaptığı açıklamalarla, Türkiye ile ABD arasındaki ilişkiler yeniden gerginleşti. Trump, attığı tweet’te “Türkiye’nin Kürtleri vurması halinde ekonomik olarak mahvederiz” dedi. Ayrıca Suriye sınırında 20 millik bir güvenli bölge oluşturulması fikrini ortaya attı. Peki Trump’ın güvenli bölge açıklaması ne anlama geliyor?  NTV Dış Haberler Koordinatörü Ahmet Yeşiltepe, NTV canlı yayınında önemli açıklamalarda bulundu. 

“Trump ikna edildi”

ABD’nin Suriye’den çekilme kararının ardından bir strateji arayışı içerisine girdiğini ifade eden Yeşiltepe, “Her şey 19 Aralık’ta Donald Trump’ın ‘Suriye’den askerlerimizi çekme yolunda kararımı verdim’ tweeti’yle başladı. Daha sonra bu koordineli, yavaş bir çekilmeye dönüştü. En sonunda da koşullu çekilmeye kadar geldi. Geçtiğimiz hafta Ankara’yı ziyaret eden heyetin başkanı Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton yaptığı açıklamada, Türkiye’nin bölgede bulunan ve ABD’nin DEAŞ’la mücadelesinde müttefiki olarak görev yapmış kuvvetlere zarar vermemesi halinde işbirliğinin gerçekleştirilmesi ve Türkiye’nin kendi güvenlik tehdidine karşılık bir tampon bölge oluşturulması konusunda mutabakata vardıklarını mealen ifade etti” diye konuştu.

Ankara’da yapılan görüşmede oldukça gergin bir ortam olduğunu söyleyen Yeşiltepe, bunun sebebini şu şekilde açıkladı: “Ortamın bu kadar gergin olmasının sebebi buraya gelen ekibin bir şahin grubu olmasıydı. Yani Trump’ın Suriye’den çekilme kararına temelde karşı çıkan bir grup olmasıydı. Ulusal Güvenlik Konseyi’nin vermiş olduğu brifingde belli ki Trump ika oldu ve bu tweet’i attı.”

Güvenli bölgeyi kim yapılandıracak?

Yeşiltepe güvenli bölge konusunda şu açıklamalarda bulundu: “Anlaşılan o ki Türkiye’nin kendi güvenlik gerekçelerini göz önünde bulundurarak Fırat’ın doğusundan Irak sınırına kadar olan bölgede bir güvenli tampon bölge oluşturulması konuşuluyor. Burayı 32 km’lik bir derinlikte alan olarak belirlemiş gibi görünüyor. ABD, bu bölgeyi Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından mı yapılandıracak, yoksa kendi askerleri ve orada bulunan yerel kuvvetlerle mi bunu yapacak? Bu büyük bir soru işareti. ABD, aslında tampon bölgeyi Türkiye’nin güvenlik gerekçelerinden ziyade, bölgedeki ayrılıkçı Kürt grupların beka meselesi olarak görüyor.”

ABD ve Şam rejimi arasındaki ilişkiler 

ABD’nin Şam rejimiyle ilişkilerine de değinen Yeşiltepe, “ABD’nin en yakın müttefiki olan Körfez ülkeleri, Şam rejimiyle kol kola durumda. ABD’nin işleri Şam üzerinden yürütme konusunda da bir gayreti var görünüyor. Trump yönetiminin böyle bir politika değişikliğine gitme ihtimalinden de söz edebilmek mümkün. Suriye’nin kuzeyindeki sorunların çözümünün zemini Şam’a doğru kayıyor olabilir. Bu, Türkiye açısından kabul görecek bir mesele değil. Çünkü başından beri Türkiye Şam rejimini tanımıyor” dedi.

Güvenli bölgenin Türkiye tarafından oluşturulması halinde de beklentilerin aşağısında kalacağını söyleyen Yeşiltepe, “Tampon bölgeyi Türkiye inşa edecekse, bu da Türkiye’nin beklentilerini tümüyle karşılıyor diyemeyiz. Çünkü asıl mesele buradaki terör odaklarının bertaraf edilmesi” ifadelerini kullandı.