Yılmaz Özdil yorumladı: Metin Akpınar ve Müjdat Gezen’in serbest bırakılması

Halk Arenası’nda söylediği sözler nedeniyle hakkında soruşturma açılan Metin Akpınar ve Müjdat Gezen, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Sanatçılar, haftada bir karakola gidip imza verecek. Yılmaz Özdil, Halk TV canlı yayınına bağlanarak iki sanatçı hakkında açılan soruşturmayı değerlendirdi. İşte Özdil’in açıklamaları:

“Gerçekten hayatımızın en zor günlerinden biriydi. Yurttaş olarak çok utandığım günlerden biriydi. Gazeteci olarak gördüklerime inanmakta çok güçlük çektiğim bir gündü. 

Hepimizin de izlediği gibi şahane bir program oldu. Türkiye’deki bütün haber kanallarının toplamının iki mislinden fazla izlendi. Türkiye’deki medyayı bu kadar yandaşlaştırma gayretlerine rağmen Halk TV ve Halk Arenası, Türkiye’deki bütün haber kanallarının toplamından iki misli daha fazla izlendi.

Hepimiz o akşam evlerimize Türkiye’yi düşünerek ve geleceğe dair ümitlenerek ayrıldık. Ertesi gün bu konuyla ilgili yandaş medyada ne bir eleştiri var ne de başka bir şey. Pazar günü Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘Ben bunlara bunu soracağım’ dedi ve her şey orada başladı. Aslında bakarsanız bu programın içeriğinde Metin Akpınar’ın veya Müjdat Gezen’in cümlelerinde herhangi bir sorun olmadığının kanıtı, 48 saat boyunca yandaş medyanın bu programda cımbızlanacak ve çarpıtılacak herhangi bir şey bulamamasıydı. Cumartesi günü bununla ilgili yandaş medyada hiçbir haber çıkmadı. 

35 yıldır bu gözler neler gördü, ama hakikaten bu kadar utandığımı hatırlamıyorum.”

Ağlanacak halimize gülerek bir süreç geçti 

Sanatçılarla beraber adliyeye giden Özdil, orada yaşadıklarını ise şu şekilde anlattı: “Hepimiz endişeliydik. Ancak bu halde bile Metin Akpınar ve Müjdat Gezen adliye koridorunu gülmekten yerlere yatırdı. Müjdat Ağabey, 12 Eylül’de nasıl pranga taktıklarını anlatıyor. Bir insanın hapse atılması ve pranga takılması nasıl komik olabilir, ancak Müjdat Ağabey anlatınca öyle oluyor. Yani ağlanacak halimize gülerek bir süreç geçti.

Tuhaflıkların en büyüğünden biri, Süheyl Batum’un adli sistem içinde hukukçu olarak kaydı çıkmamasıydı. Ben hayatımda ilk defa böyle bir şey gördüm. Süheyl Batum’u mahkemeye sokamadık. 

Polislerin ne kadar üzgün olduklarını gördüm

Adliyede, bu hadisede görev yapmak durumda kalan bütün polis arkadaşların, tüm yurttaşlar gibi aslında ne kadar üzgün olduğunu gördüm. 

Türkiye, bugün dünya çapında bir skandalın kıyısından döndü. Buna hepimiz adına şükredelim.”


Yayımlandı

kategorisi

,

yazarı:

Yorumlar

Bir yanıt yazın