ABD ile S-400 gerilimi: Uzmanlar değerlendirdi

Türkiye ile ABD arasında bir süredir yaşanan S-400 gerilimini, emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu ve emekli Büyükelçi Onur Öymen değerlendirdi.

Halk TV canlı yayınına bağlanan emekli Tuğgeneral Dr. Naim Babüroğlu, ABD ile Türkiye arasında yaşanan S-400 krizini şu şekilde değerlendirdi:

OLASI EKONOMİK VE ASKERİ YAPTIRIMLAR

“Öncelikle bir durumu özetleyelim. ABD, Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi alınması konusunda siyasi, ekonomik ve askeri sonuçları olacağına dair en yetkili ağızlardan sürekli mesajlar veriyor. Ekonomik sonuçları ne olur? Rahip Brunson’ın tutuklanmasına Trump’ın bir tepkisi vardı ve döviz kuru bir anda  tırmanışa geçmişti. Buna benzer ekonomik alanda sert tedbirler alabilir. Ama Rahip Bruson’dan daha sert tedbirler alacağına hiç kuşku yok. “

Babüroğlu, ABD’nin askeri açıdan olası yaptırımlarını ise şu şekilde anlattı:

“Askeri açıdan ne olur? Türkiye’ye F-35 savaş uçağı verilmez. Bu konuda ABD gayet ciddi davranıyor. İkincisi, ABD tarafından F-35 savaş uçağının üretim projesinden Türkiye’nin çıkarılacağı söyleniyor.

ABD kendi hasımlarına uyguladığı ve daha önce çıkardığı yasa gereği bazı yaptırımlar uygulayacak. Mesela Patriot vermeyecek, ABD’de üretilen ve Türkiye’nin kullandığı bazı silah sistemlerinin bakımı ve yedek parçaları konusunda da yaptırım uygulayacak. Bu yaptırım, S-400 hava savunma sistemini alacak firmalara da uygulanacak. Türkiye’de hangi firmanın alım aşamasında dahili varsa, dünyada ticaret yapmasını önleyecek yaptırım uygulayacak. Bunlar ciddi yaptırımlar.”

S-400: Nedir, özellikleri neler, hangi ülkeler kullanıyor?

BABÜROĞLU: ‘TÜRKİYE, DOĞU AKDENİZ’DE TEHDİTLE KARŞI KARŞIYA’

Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de bir tehditle karşı karşıya kaldığını belirten Babüroğlu, yaşanan gelişmeleri şu şekilde değerlendirdi:

“Türkiye, şu anda Doğu Akdeniz’de tehditle karşı karşıya. Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, İsrail, Fransa ve Mısır’ın yer aldığı, Türkiye’nin enerji kaynaklarını kullanımını engellemeye çalışan bir cephe var. Bu cephede ne yazık ki ABD de yer alıyor. Yani Doğu Akdeniz’de ABD, Türkiye’nin karşı cephesinde yer alıyor. Ayrıca Fransa, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile hem deniz üssü hem de savunma işbirliği anlaşması imzaladı. Fransa, 6 ay içinde Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde bir deniz üssü kurma çalışmasına başlayacak. Bu da Türkiye’nin ulusal çıkarlarına aykırı bir durum. Fransız Deniz Kuvvetleri, Doğu Akdseniz’de sondaj yapan Fransız şirketlerini korumak için görev yapacak. Ayrıca ABD, Yunanistan’a asker konuşlandırıyor ve Güney Kıbrıs Rum Yönetim’nde üs kurma girişimi var. İngiltere de oradaki F-35 sayısını artıracak.”

Babüroğlu, S-400’lerin Türkiye’ye konuşlanma süresinin de erteleneceğini söyledi.

ÖYMEN: ‘BASKILARA DİRENEMEZSENİZ, BUNDAN SONRA HER ALANDA BASKILARLA KARŞILAŞIRSINIZ’

Halk TV canlı yayınına bağlanan emekli Büyükelçi Onur Öymen ise Türkiye’nin daha önce de bu tür baskılara maruz kaldığını belirterek şunları söyledi:

“Biz bu filmi daha önce görmüştük. Türkiye’nin baskı altına alınarak kendi çıkarlarını değil de baskı yapan ülkelerin çıkarları doğrultusunda karar almaya zorlandığını görmüştük. Ama her defasında Türkiye bu baskılara direnmiştir. Kıbrıs Barış Harekatı’nın ardından ABD’nin uyguladığı ambargo, bunun tipik örneklerinden biridir. 

Baskılara direnemezseniz, bundan sonra her alanda baskılarla karşılaşırsınız. Bu, bir sarmal gibi devam eder. Yeter ki sizin tezleriniz ve attığınız adım doğru olsun.”

ÖYMEN: ‘TÜRKİYE KENDİ FÜZE SİSTEMİNİ ÜRETMELİ’

Öymen, en doğdu kararın Türkiye’nin kendi füze sistemini üretmesi olduğunun altını çizerek bu konuda 10 yıl önce yaptığı bir konuşmayı hatırlattı:

“Bence en doğru karar Türkiye’nin kendi füze sistemini üretmesidir. Ben şahsen bunu 10 yıl önce Meclis’te dile getirmiştim. Şöyle demiştim: ‘Komşularımızda saldırı füzeleri varsa, bizde mutlaka savunma füzeleri olması lazım.’ İran’ın füze üretecek teknolojisi olur da Türkiye’nin olamaz mı? 

Mademki elinizde yok ve acil ihtiyacınız var. Kimden alacağız? Alırken kriterleriniz olacak. Birinci kriter, bu füzeleri kendi ulusal çıkarlarınızın gerektirdiği her durumda kullanabilecek misiniz? Söz gelimi ABD’den Patriot aldık. Patriotları, ABD’nin dostlu bir ülke Türkiye’ye saldırdığı takdirde ona karşı kullanabilecek misiniz?

ÖYMEN: ‘S-400’LERİ SURİYE’YE KARŞI KULLANABİLECEK MİSİNİZ?’

Rusya’dan alınan S-400’leri tüm saldırılara karşı kullanma imkanınız olacak mı? Eğer olacaksa mesele yok, ama bunu kamuoyu bilmiyor. Diyelim ki Suriye’den Türkiye’ye bir füze saldırısı geldi. Rusya’nın müttefiki olan Suriye’ye karşı S-400’leri kullanabilecek mi? Bütün bu nedenlerden dolayı milli bir sisteme ihtiyacımız olduğunu söylüyoruz.”

7 soruda S-400 ve Patirotun karşılaştırması


Yayımlandı

kategorisi

,

yazarı:

Etiketler:

Yorumlar

Bir yanıt yazın