Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından sonra gözler Fırat’ın doğusuna çevrildi. Fırat’ın doğusuna yapılacak operasyonda Türkiye’nin hedefi ne? Nasıl bir operasyon olacak? ABD, operasyona nasıl bakıyor? Tüm bu soruların cevabını Strateji Uzmanı Metin Gürcan, Halk TV’de katıldığı bir programda yanıtladı. İşte Gürcan’ın açıklamalarından satır başları:
1. Türkiye’nin amacı ne?
“Ankara’nın bütün çabalarını zorlayıcı diploması çabası olarak algılıyorum. Bunu caydırıcılık litaratürüyle açıklayabiliriz. Caydırıcılığın üç önemli unsuru vardır. Birinci unsur bir şeye niyet etmeniz ve niyetinizi söylemlerinizle muhataplarınıza hissettirmeniz.
Şu anda Ankara’nın niyeti Suriye’nin kuzeyinde ve özellikle Fırat’ın doğusunda PKK bağlantılı olduğunu herkesin bildiği YPG’nin askeri yeteneklerini azaltmak. Söylemle de bunu destekliyor. Sayın Cumhurbaşkanı’ndan bunu çeşitli zamanlarda duyduk. Caydırıcılığın ilk unsurunun gerçekleştiği görülüyor.
İkinci unsur kapasite. Ankara’nın muhatapları tarafından kaale alınabilmesi için yapabileceğini de göstermesi gerekiyor. Irak’ın 170 kilometre derinine yapılan bugünkü hava saldırısında bunu gösterdi. Irak’ın kuzeyinde yıllar sonra ilk kez bu kadar derinden nokta tarzı hava harekatı yapabiliyorum, aynısını Suriye’de de yapabilirim diyor.
5 başlıkta PYD/YPG hakkında merak edilenler
2. Türkiye’nin muhatabı kim: ABD mi YPG mi?
Caydırıcılığın üçüncü boyutunda, muhatapların hem niyetinizi ve söyleminizi hem de kapasitenizle yapabileceğinizi gördükten sonra bir davranış şekline gitmesi lazım. Bence Ankara’nın muhatabı PKK bağlantılı YPG olmaktan ziyade ABD. Fırat’ın doğusunda son bir kez ABD’ye ‘Artık sabrım taşıyor, safını seç benimle misin yoksa değil misin’ tarzında zorlayıcı bir diplomasi unsuru şu anda devrede.
3. Önceki harekatlardan farkı ne olacak?
Fırat Kalkanı veya Zeytin Dalı Harekatı gibi bir harekat görmeyeceğimizi değerlendiriyorum. Daha çok kritik hedeflere yönelik hava saldırıları olabilir. Burada da en kritik soru: ABD, Fırat’ın doğusundaki hava sahasını Türkiye’ye açacak mı?
Bence karadaki hareketlilikten ziyade havadaki hareketliliğe bakmak lazım. Öncelikli olarak Türk jetleri Fırat doğusuna ve Minbiç hava sahasına girebilecek mi? Buralarda kritik hedeflere yönelik hava taarruzları düzenleyebilecekler mi? Buradan biz harekatın ABD’nin onayı ve desteği ile mi yoksa ABD’ye rağmen mi yapıldığını anlayacağız.
Ankara’nın niyeti öncelikle ABD’nin YPG ile olan organik ilişkisini kesmek. Eğer kesemiyorsa bile bu zorlayıcı diplomasi yöntemiyle Fırat’ın batısında Minbiç’te ABD ile yakaladığı işbirliği modeli aynı şekilde Fırat’ın doğusuna taşınabilir.
Ankara’nın hedefi Fırat doğusundaki sınır hattında yaklaşık 15-20 kilometrelik mesafede bir tampon bölge oluşturmak ve buranın kontrolünü almak. Yani İdlib’te yapıldığı gibi sabit gözlem noktaları kurulacak.”
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.